Psikolojik Yönleriyle Erektil Disfonksiyon: Nedenler - Belirtiler - Çözümler
Özet
Erektil disfonksiyon (ED) veya önceki adıyla cinsel iktidarsızlık/ empotans, cinsel işlevi başarılı bir şekilde yerine getirmek için
gerekli olan ereksiyonu (sertleşme) nitel olarak sağlama ve sürdürmede ısrarcı yetersizlik olarak tanımlanmaktadır. Fiziksel
ve psikososyal sağlık üzerindeki etkileri nedeniyle hem erkekler hem de eşleri için yaşam kalitesi üzerinde olumsuz bir etkiye
sahip olabilen erektil disfonksiyon ile ilgili yapılan epidemiyolojik çalışmalar, ED prevalansının ve insidansının yüksek olduğunu
ortaya koymuştur.
Erektil disfonksiyonu geleneksel olarak organik ve psikojenik olarak ikiye ayırmaya yönelik bir eğilim olsa da gerçekte birçok
vaka psikojenik ve organik bileşimlerin değişik oranlarda bir araya gelmesinden oluşmuştur. Ayrıca ister organik, ister
psikojenik kaynaklı olsun erektil disfonksiyonun nedenleri, belirtileri ya da tedavisiyle ilişkili psikolojik bir yönü mutlaka
bulunmaktadır. Çünkü cinsel işlev, yalnızca üreme yeteneğini değil, hatta daha fazla ölçüde kişinin cinsel eşiyle olan ilişkilerini
içerir ve bu nedenle cinsel alanda yaşanılan bir aksaklık yaşamın diğer alanlarını da olumsuz olarak etkiler. Yaşanan sorunlar
çözümlenmezse giderek büyür ve bu durum kişinin umutsuz bir arayış içerisine girmesine, benlik saygısını yitirmesine, mutsuz
olmasına ve çevre ile olan ilişkilerinin bozulmasına yol açacak ölçüde ciddi psikolojik rahatsızlıkların ortaya çıkmasına yol açar.